Şimdi kenetlenme vakti!

 Sancılı ve oldukça meşakkatli geçen bir kongre sürecinden geçti Erzurumspor… Transfer tahtası da açılamadı maalesef… Mevcut kadro ile ‘Yola devam’ dedi, Mavi-beyazlılar… Dar bir kadro ile lige giriş yaptı Dadaş… Kamuoyunun tam aksine, mutlak favori gösterilen rakiplerine yenilmedi Erzurumspor… *** Pendik, Göztepe ve Samsun maçlarında alınan 1’er puan moral oldu camia adına… Ama Tuzla ve Keçiören mağlubiyetleri yeniden karabulutların çökmesine neden oldu Erzurumspor’un üzerine… *** Tuzla maçında alınan 4-1’lik mağlubiyeti farklı skora rağmen ‘Yol Kazası’ olarak değerlendirdik. Ancak Keçiören maçını bireysel hatalarla kaybetti Dadaşlar. *** …Ve milli ara girdi devreye… Erzurumspor camiasının önünde çok kritik iki maç var. Biri Denizlispor karşılaşması, diğeri Doğu derbisi olan Malatya-Erzurum mücadelesi… *** Öncelikle Teknik Direktör Muzaffer Bilazer ve talebeleri inanacak zafere, ardından taraftarlar ile camia… *** Çünkü çok kritik iki doksan dakika… Erzurumspor’un yol haritasını da belirleyecek iki maç… *** Eğer Dadaşlar Denizli ve Malatya sınavlarını başarıyla geçerse epey bir yukarı tırmanır ligde. Bunun içinde kenetlenme vakti. *** Bakın! Ligin en pahalı iki takımından biri Samsunspor iki haftayı aşkın süredir hoca bulamıyor takımın başına. Pardon! Yanlış anlaşılma olmasın, Yüksel Yıldırım başkan bir saniye de bastırıp parayı Morinho’yu bile takımın başına getirebilir. Ama Samsun camiası bile şu an ince eleyip sık dokuyor. Hata yapmak istemiyorlar, çünkü artık kaybedecek ne zamanları ne de lüksü kaldı Samspor’un… *** Gün hesap kitap devri. Gün dikkatli olma devri. Bizde Erzurumspor camiası olarak dikkatli olmamız lazım. Bu takımı ancak el birliği ile ligde tutabiliriz. *** Kırıp dökmekle olmaz. Sosyal medyadan yaygara koparmakla, bir bardak suda fırtınalar estirmekle olmaz bu işler… *** Bakın bugün ligde altı hafta geride kalmış. Forma göğüs reklamı yok. Kol ve sırt reklamı da yok. Sponsor deseniz o da Dadaş’a Fransız bir kelime… Kimseden maddi anlamda bir destek yok. Eee, vefakar ve cefakar taraftarları bir kenara koyarsak maça gelmek yerine evinde, kahvehanede ekrandan maç izlemeyi tercih etmek de bizde… Stada beleş girme alışkanlığı derseniz o da bizde. Zaten onu da yıllardır bir türlü aşabilmiş değiliz. *** Özel zevklerimiz için kılımızı kıpırdatmadan paramızı harcarız, ama bir bilet ücretini şehrimizin futbol kulübüne çok görürüz. Kıymayız cebimize, ama stada beleş girmek için birilerine salça oluruz. *** Eee, ağzı olan konuşuyor. Konuşmakla olmuyor bu işler. Biraz da el atmak lazım bu kulübe. Çünkü gün birlik olma ve kulübün etrafında kenetlenme günüdür.