VAKIFLAR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ANLAMLI İFTAR
Anadolu coğrafyasında Ramazan ve oruç denildiği zaman ilk akla gelen şehir Erzurum’dur! Oruç tutan şehir olarak da bilinen Dadaşlar diyarında Ramazan ayı şehrin her köşesinde hissedilir ve yaşanır.
Erzurum’da bu bereket iklimine, kültür pınarlarımızdan akan güzel alışkanlıklarımızı ve geleneklerimizi eklediğimizde oruçlu olmanın sevincine doyum olmaz. İşte bu güzel geleneklerin birine bu akşam Erzurum Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün vermiş olduğu, son derece anlamlı iftar yemeğinde şahit olduk.
Mekân, israfın ve gösterişin tavan yaptığı beş yıldızlı otellere inat, Sanayi Mahallesi’nde gözden uzak mütevazı bir lokantaydı.
Davetliler, lüks iftar yemeklerinin değişmez, önemli ve renkli simaları değil, Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün himaye ettiği vatandaşlarımızdı.
400 kişilik davetliler içerisinde, karşılıksız burs alan öğrenciler, muhtaçlık maaşı alanlar, PTT kargo ile evlerine kuru gıda gönderilen kardeşlerimiz vardı.
İftar menüsü evlerimizi aratmayacak sadelik ve çeşitteydi. Önemli olan, yemeklerin çokluğu ve lezzeti değil, kardeşliğin ve bir arada bulunmanın heyecanıydı. İtiraf etmeliyim ki, uzun yıllardan beri böyle anlamlı ve bereketli bir iftar yemeğine katılmamıştım.
Peygamber sofrasını hatırlatan bu iftar sofrasında, hayatlarını Vakıf işlerine adamış gönül insanlarının bulunması ortamı daha da güzelleştirmişti.
Oldukça keyif aldığımız bu iftar yemeğinde Vakıf medeniyetimizin eşsiz güzelliklerini hatırladık.
Kışın açlıktan ölmesinler diye vahşi hayvanları dahi düşünen, kanadı kırık kuşları tedavi eden, garip gurebanın imdadına koşan, evlenecek fakir kızlara çeyiz hazırlayan, yetimlerin eğitimine yardımcı olan vakıflar kurarak insan olmanın tüm özelliklerini ve sorumluluklarını taşıyan ecdadımızın aziz hatıraları önünde saygıyla eğildik.
İftara, Erzurum protokolünün ve Vakıflar Genel Müdür Yardımcısı Aydın Cem Aslanbay ile Daire başkanlarının katılmış olmaları ise Vakıf geleneğinin sahiplenilmesi açısından çok anlamlıydı.
Anadolu’da kurulan ilk vakfın bulunduğu Erzurum’da bu hassasiyeti gösteren ve bizleri bu kardeşlerimizle buluşturan Erzurum Vakıflar Bölge Müdürü Cengiz Keskin ve personeline, ayrıca bu anlamlı geleneği ülkenin 25 bölgesinde sürdüren Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne en kalbî şükranlarımı sunarken, ‘Devlet-i ebed müddet’ felsefesi içerisinde Vakıf geleneğimizin ilelebet yaşatılacağına dair inancımı tekrar etmek isterim.