Eğitimci Gazeteci Ünsal, Ermeni Soykırımını anlattı
Eğitimci Gazeteci Yazar Serdar Ünsal, Haydar Aliyev Fen Lisesi'nde Ermenilerin yaptığı soykırımları anlattı ve “Yüreğim İrevan’da Kaldı” romanını tanıttı.
Iğdır'da “Yöresel Yazar ve Şairlerle Buluşma” etkinliği kapsamında yapılan programda, Moderatörlüğünü Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni Nezahat Parlar’ın yaptığı söyleşide yazarın “Yüreğim İrevan’da Kaldı” romanını okuyan öğrencilerin merak ettikleri soruları sorarak kitaplarını imzalattılar.
Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni Nezahat Yavuz Parlar, “Yöresel Yazar ve Şairlerle Buluşma etkinliği kapsamında yöresel yazarlarla farkındalık yaratmak amacıyla bu programı düzenledik. Amacımız öğrencilerimizin Iğdırlı yazarları tanıması tanışmasıdır. Serdar Ünsal Hocamızın yazdığı bu romanda Ermeni meselesine değiniyor. Ermeni yalanlarını öğrencilerimiz iyi bilmelidir” dedi.
Serdar Ünsal da, "Türk Milleti tarih boyunca kimseye soykırım yapmamıştır." la başlayan sözlerini şöyle sürdürdü;
"Ermeniler, 1,5 milyon insan öldü diyor. Hani nerde bu insanlar? Ermenilerin yaptığı katliamın toplu mezarı Türkiye’nin her yerinde var. Ermenilerin 1915-20 yıllarında yaptığı katliamın aynısını torunları 1992 yılında Hocalı’da yaptı. Ermeniler yalanlarla insanları uyutuyor. Ermeniler yalanlarla çocuklarını yetiştiriyor onların her biri Türk düşmanı olarak yetişiyor. Bizler ise çocuklarımıza yaratandan ötürü insan sevgisi aşılıyoruz. Hiçbir zaman kin ve nefreti öğretmiyoruz. Geleceğimiz olan siz gençler bu gerçekleri görün ve bilin kendinizi çok iyi yetiştirin ki Ermeni diasporasının yalanlarına cevap verebilesiniz. Iğdır’da Ermeniler Oba, Gedikli, Hakmehmet, Küllük, Koçkıran köylerinde katliam yapmışlardır. Azerbaycan’da Erivan’da katliam yapmışlardır. Bunları maalesef Avrupalılar görmüyorlar.”
Ünsal, “Ermeniler sözde soykırım yalanları için 100. Yılda 100’den fazla kitap yazmıştır. Bizde ise 3 tane kitap vardır. Birisi benim romanım ‘Yüreğim İrevan’da Kaldı’, diğeri ise Metin Yıldırım’ın yazdığı “Ölüm Ötesine Kaçış “romanı ile bir başka romandır” şeklinde konuştu.
“Yüreğim İrevan’da Kaldı” romanını öğrencilerine tavsiye eden ve okumalarını sağlayan Edebiyat öğretmeni Nezahat Yavuz Parlar’’a ve okul müdürü Yavuz Bağcı’ya teşekkür eden Ünsal, daha sonra romanı okuyan öğrencilerin sorularını cevapladı.
Öğrencilerin ”Ermeni diasporası karşısında biz neler yapıyoruz ”sorusuna cevap veren Ünsal, ”Bizler geçmişi çabuk unutan bir milletiz. Gelecekte Ermeni diasporasına en iyi cevabı geleceğimiz olan siz gençler olarak okuyup bilgi ile cevap vereceksiniz. Şimdiden çalışmaya başlayabilirsiniz İlk işiniz çevrenizde bulunan yaşlı insanlarla röportaj yapmak olsun. Baba ve dedelerinden duydukları Ermeni mezalimini anlatsınlar dinleyin ve not alın. Bunları İngilizceye çevirip Avrupa ülkelerine dağıtın. Gelecekte sizler bu ülkede öz sahibi olacaksınız. O zaman bu tarihi gerçekleri daha iyi anlatabilirsiniz” dedi.
Okul Müdürü Yavuz Bağcı da öğrencilere “Milli konulara hassasiyet gösterin, Romanı okuyarak gerçekleri öğrenin. Nezahat hocama teşekkür ederim .Sizlere de romanı güzel okumuşsunuz en hassas soruları sordunuz hepiniz kutluyorum.Geçmişinizi tarihimizi iyi bilmelisiniz. ”dedi.
Ünsal daha sonra romanı hakkında şunları söyledi: ” Yüreğim İrevan’da Kaldı.”Gerçek yaşanmış bir hikaye, daha doğrusu baba annemin İrevan’dan Ermenilerin saldırısı sonucu kaçışlarının hikayesi, İrevan’dan Aras nehrine oradan İran’a İran’dan Türkiye’ye Iğdır’a gelip bin bir zorluklarla yaşamaya çalıştığı bir yaşam öyküsü. Babaannem İrevan’da evini, sevdiklerini, babasını bırakarak kocasıyla kızıyla İran’a kaçarken Ermeniler tarafından Aras nehrinde kocasının vurulmasını ölünceye kadar unutamadı. İşte Ermeni mezalimini en iyi şekilde bu romanda anlatmaya çalıştım. Ermeniler sözde soykırım yalanlarını bu senede ortaya attılar. Bu romanda Ermenilerin gerçek yüzünü herkes bir daha yakından görmüş olacaktır. Kısacası okuyucu, Yüreğim İrevan'da Kaldı" romanında Vatana, İrevan'a,(Erivan’a) hasret ölenlerin hikayesini, Ermenilerin yaptığı zulmü, Ermenilerin 1920 yılında İrevan' da yaptıkları vahşeti, Aras nehrini kan gölüne çevirmelerini, eşi kocadan, anneyi yavrusundan, anne ve babayı evladından ayırmalarını, bir Hocalı faciasının benzerini okuyacak, hüzünlenecek, üzülecek. Kendinden bir şeyler bulacaktır.“